Günün Sözü

Umut her daim vardır...

2 Ekim 2013 Çarşamba

Düşünüp yapmadıklarımız, yapıp düşünmediklerimiz

İnsanların hayatlarında 2 çeşit hata vardır.   
Birincisi; düşünüp yapmadıklarımız, diğeri; düşmeksizin yaptıklarımız... 

İnsanları, yaşamda kıskaca alan bu iki durumdur. 

Herkes hayatı boyunca hep daha farklı bir şeyler yapmayı düşünür. Aslında düşünmez, ister! Bazen belki de bizim için gerçekten iyi olacak şeyleri yapmaya, ya alıştığımız ortamın bizi saran aşinalığından ya da korkularımızdan bir türlü cesaret edemeyiz. Kötü de olsa etrafımızda bizi saran bildiğimiz şeyler, bilinmezlik korkusunun önüne geçer. Kötünün iyisini kabullenmek gibidir bu. 

Oysa cesaret etsek belki de içinde debelenip durduğumuz çukurdan çıkıp yeşil bozkırlarda koşturacağız. Ama o karanlık orman var ya, bozkıra ulaşmak için aşmamız gereken; işte bizi hep o karanlık, büyülü orman korkutuyor. Hayaletlerle, korkutucu yaratıklarla dolu o karanlık orman bizim bozkıra ulaşmamıza tek engel! 

O karanlık orman bizim kafamızın içinde yarattığımız bir illüzyon oysa. Bilinmezliği aşamama korkumuz, kafamızın içinde her türlü kurguyu yaratacak ölçüde bizi dehşete düşürüyor. Keşke düşündüklerimizi yapabilsek... Keşke korkularımızı aşabilsek... Keşke kendimizi özgür bırakabilsek... Bu "Keşke"ler böylece uzar gider. Bizi tutan her şey için hazır bir bahanemiz vardır, ne zaman ki o karanlık ormanın kötü cadı tarafından beynimizin içine yerleştirilmiş olan bir imaj, bir halüsinasyon olduğunu anlarız, o zaman belki de eyleme geçecek cesareti de elde edebiliriz.   

Madalyonun bir de öteki yüzü var... Düşünmeksizin yaptıklarımız bu yüzde duruyor... Herkesin hayatında pişmanlıklara sebep olan ve mutlaka herkesin de bir pişmanlığa sahip olmasını sağlayan o düşüncesiz eylemlerimiz. Kimi zaman cahilliğimizden, kimi zaman şuursuzluğumuzdan, kimi zaman anlamsız cesaretimizden, kimi zaman manasız öfkelerimizden, çoğu zaman sadece aptallığımızdan kaynaklanan hatalarımız... Azıcık düşünsek, kendimizi dinlemek için iki saniye beklesek, kısacık bir soluk almak için kendimize biraz izin versek,  belki de aynı şekilde davranmayacağız, belki geri çekileceğiz, belki bizi yaşam boyu takip eden o pişmanlığı yaşamayacağız...  Ama dedim ya çoğunlukla sadece aptallığımızdan bunların hiç birini tercih etmez ve düşünmeksizin dalarız bir şeylerin içine. Sonra ver elini başka türlü debelenmeler, başka türlü pişmanlıklar. 

İşte her insan hayatı boyunca en çok bu iki hatayı yapar... O iki hata ki, insanı ya batırır ya da çıkarır. 

İnsanoğlu;

Ya düşünür yapmaz, yapamaz...

Ya da yapar ama düşünmez, düşünemez...
         

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder