Çünkü ölmek, yaşamayı değerli kılan şeydir...
Etrafınıza baktığınızda "ölmekten korkmuyorum" diyen kaç kişi var? Bence hiç yok! Neden mi? Çünkü hiç biri hayatının hakkını verememiştir.
Hayatı hak ettiği gibi yaşarsanız, kafanızda tek bir keşke, yapamadıklarınızdan tek bir pişmanlık yoksa ölmekten de korkmazsınız.
Ölüm aslında bir bitiş değil, finale varmanızın kutlamasıdır. Her şeyin tadını çıkarmış, hakkını vermiş, e artık yorulmuş ve dinlenme zamanınızın geldiğine dair işarettir.
Size verilen hayatı yalnızca siz, ama yalnızca siz yaşamışsanız, finale de yüzünüzde kalender bir gülüş, her şeyin sonunun olduğunu bildiğiniz bir olgunluk ve hakkını verdiğiniz yaşamınızdan duyduğunuz gururla gidersiniz o bilinmeze.
Etrafıma baktığımda çevremdeki hiç kimsede böyle bir his göremiyorum. Ölüm, insanları dehşet verici biçimde korkutuyor. Çünkü hala bir umutları, hala yapamadıkları, hala yaşayamadıkları şeyler var. Başkalarının hayatını yaşarken kaybolup giden kendi hayatlarına sarılmak istiyorlar ama bunu nasıl yapacaklarını bilemediklerinden, bir kısır döngü içerisinde ölüm korkusunun dehşetiyle sessiz çığlıklarla bekliyorlar...
Ölmek, yaşamayı değerli kılan şeydir. Ölüm olmasa hayatın anlamı olmaz. Elinizden yitip gidecek ve asla geri gelmeyecek tek şey zaman. O zaman ki, değerini bilmek ve hayatınızın hakkını vermek için size sunulmuş olan en muhteşem hediyedir. Hayatınızın tik tak'ları her geçen saniye atıyor. Siz duymuyorsunuz ama içinizde bir yerlerde çığlık çığlığa bir uyarı yapılıyor. "Hayatını boşa geçirme!"
Çevrenize bakın... O ne der, bu ne der, o ne düşünür, bu ne düşünür diye gerçekten yaşamak istediğiniz nelerden vazgeçtiniz? Gerçekten yapmak istediğiniz neleri kurban ettiniz? Sırf başkaları memnun olsun ya da hakkınızda başka türlü düşünmesin diye neleri feda ettiniz? Başkaları için yaşamaktan yorulmadınız mı? Kendiniz için, çılgınca, aptalca, hiç kimseyi umursamadan, yargılanma, ayıplanma, dışlanma korkusu yaşamadan en son ne yaptınız? Ya da hayatınız boyunca hiç yapabildiniz mi?
Veya kendinize hiç bakmadan sürekli başkalarının hayatını takip ettiniz mi? Yargılayıp küçümseyerek, eleştirerek, yerden yere vurarak, doğruyu yalnızca sizin bildiğinizi diğer herkesin yanlış olduğunu düşünerek başkalarının hayatına müdahale ettiniz mi? Bu başkalarıyla uğraşırken geçen zamanda sizin anlamsız hayatınızın da gün be gün yok olduğunu düşündünüz mü? Böylece kendi hayatınız yerine başkalarının hayatını yaşadınız mı?
Ne zaman başkalarının hayatını yaşamadan, kendi hayatınızı yaşayacaksınız? Ne zaman ölümden korkmayacaksınız?
İnsan olmak ölmektir... Çünkü ölmek, yaşamayı değerli kılan tek şeydir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder